Çocuklarda dikkat eksikliği nedir, neden olur, nasıl ortaya çıkar? Çocuklarda dikkat eksikliğine dikkat! Çocuklarda dikkat eksikliği, dikkat dağınıklığı kolay kolay teşhis konulacak bir rahatsızlık değildir. Dikkat eksikliği nedir? Hastalık düzeyinde olmayan, belli ölçüde dikkatsizlikler çocuklarda görülebilir bir şeydir. Ama hastalık seviyesinde dikkat problemleri de vardır. Bunlar dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromu olarak görülür. Çocuklarda dikkatsizliğin hastalık boyutunda olmayanı bile yaşamsal ve akademik problemlere neden olabilir. Çocuklarda dikkat eksikliği Neden olur? Dikkat beş duyuya ihtiyaç gösterir. Dikkatin toparlanabilmesi için görme, işitme, dokunma, koklama ve tatma duyularının tümünün çalışır v
Dikkat; belli bir mevzuya, vakaya, noktaya kendini yöneltebilme becerisidir. çocuklarda dikkatin gelişimi anne karnındayken adım atar ve duyuların gelişimi ile dikkatin gelişimi birbirine paralel olarak gerçekleşir. Beş Duyu organları gelişimini tamamlayınca çocuk dikkatini yöneltebilir duruma gelir ve dışarıdan gelen seslere karşı tepkide bulunabilir. Anne karnında yüksek seslere tekmeleyerek tepkide bulunur. Temposu yavaş ve hafif seslerde hareketler daha yumuşak, yavaş ve huzurludur. Bebek doğumu ile birlikte ışığa karşı hassasdır. Daha sonraları, ana ve parlak renkli nesneler dikkatini çeker. Gözleri ile hareketini takip eder, gelişimi ilerledikçe başını ve bedenini dikkatini çeken objeye doğru yöneltir. Daha sonraki açınma sürecinde renkli, hareketli, parlak oyuncaklar çocuğun hoşlandığı objelerdir. Sesin ansızın yükselmesi ve
Başarılı olmak için planlı çalışmalıyız. Plan; kişiyi belli zamanlarda belli işleri bitirmeye zorlayacaktır. Mesela; “2 saatte şu dersi bitireceğim, şu kadar soru çözeceğim” dediniz. Diyelim ki; 100 soru çözeceğim dediniz, beyin 100 soruyu çözme aşamasında sizi motive ediyor. Ama planlı olmazsa kafanıza göre çalışırsınız. 50’de yorulduysanız gayret etmez; yeter bu kadar dersiniz. Ama o zaman dilimine 100 soruyu koyduysanız ve bitirmeden kalkmayacağım dediyseniz onu bitirmeden çalışmayı bırakmazsınız. O sizi motive eder, o işi bitirmeye zorlar. Planlı çalışabilmek için, günlük zaman cetveli hazırlamak ilk adım olmalıdır. Sabah kalkışımız, okulumuz, boş zamanlarımız, ders çalışma zamanlarımız. Bunu çok iyi yapmak lazım. Günlük planımıza uymak başlarda çok yorucu, zor hatta gereksiz gelebilir. Ama zamanla planlı hareket etmek alışkanlık hâline gelecek ve zamanın ne kadar verimli kullanıldığını rahatlıkla gözlemleyebile
Yolculuk Kaliforniya’da Profesör Roger Sperry’nin laboratuvarında başlıyor. İlk olarak Sperry’ye 1981 yılında Nobel ödülü kazandıran ve sizin tarafınızdan açığa çıkarılmayı bekleyen gizli yaratıcı kapasitenizin arkına varmanızı sağlayacak olan araştırmadan söz edeceğiz. Profesör Sperry 1950’Lerde ve 60’larda beyin dalgası fonksiyonunu inceliyordu. Sperry ve arkadaşları farklı düşünme tekniklerini ve bunların beyin dalgaları üzerindeki etkilerini keşfetmek için, gönüllülerden birtakım zihinsel görevleri yerine getirmelerini istediler. Akıldan toplama çıkarma yapmak, şiir okumak, ezberden bir şeyler okumak, farklı renklere bakmak, küpler çizmek, mantık problemlerini analiz etmek ve hayal kurmak gibi. Sperry farklı etkinliklerde farklı beyin dalgalarının söz konusu olduğunu tahmin ediyordu. Haklıydı da. Ancak tahmin edemediği bir şey vardı (bu bulgu insan beyninin potansiyeli ve yaratıcı düşünme yeteneği konusundaki düşüncelerimizi sonsuza dek değişti
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite durumu adından da anlaşılacağı gibi çocuklarda genellikle doğumdan beri var olan ve özellikle 3-4 yaşlarından itibaren fark edilen, yaşıtlarına ve gelişimsel dönemine kıyasla çok aşırı hareketlilik, yerinde duramama ve kıpır kıpır olma durumu ile birlikte, dikkatin çok çabuk dağılması, dikkatini uzun süre bir işte devam ettirememe ile karakterize olan bir durumdur. Genelde hem dikkat eksikliği hem hiperaktivite durumunun birlikte yoğun olarak bulunmasına karşın bazen hareketliliğin ön planda olduğu, dikkat eksikliğinin geri planda olduğu veya tam tersi olarak dikkat eksikliğinin ön planda olduğu, hareketliliğin geri planda olduğu durumlar olabilir. Aynı zamanda çocuğa hiperaktif diyebilmemiz için hem 7 yaşından önce bazı belirtilerin olması hem de en az iki farklı ortamda bu tablonun görülmesi gerekir. Yani her hareketli çocuğa hiperaktif demek mümkün değildir. Genel olarak eğilim, hareketli çocukların tamamına bu türlü bir tanımlamanın kullanılması şe
Sıkışık mı sıkışık bir trafikte iş randevunuza yetişmeye çalışıyorsunuz. Bir taraftan yeterince hazırlanmadığınız için bu buluşmanın nasıl geçeceğinin stresini yaşıyorsunuz. Diğer taraftan geç kalacağınız endişesini duyuyorsunuz. Tam o sırada radyoda bizim şarkımız dediğiniz bir şarkı çalmaya başlıyor. Birden gevşediğinizi hissediyorsunuz. Gözünüzün önünde sevdiğiniz kişi canlanıyor. Yüzünüzü bir tebessüm kaplıyor.
Yüzünüzde mutlu bir tebessüm, hülyalara dalmışken mavi-kırmızı ışıklı bir arabanın tam arkanızda olduğunu dikiz aynasından görüyorsunuz. Aniden içinizi sıkıntı kaplıyor çünkü ruhsatınızı evde unuttuğunuz aklınıza geliyor. Panikleyerek arabayı sağa çekmeye hazırlanırken, arkadaki polis arabasının sizden yol vermenizi istediğini fark ediyorsunuz.
Eliniz otomatikman sevgilinizin size şans getirsin diye verdiği arabanın aynasından sallanan Noel baba figürüne gidiyor. Rahatlıyorsunuz.
Çapalar iş başında,
Bir “gerilla pazarlamacı“ nın öncelikle sabırlı inatçı ve duyarlı olması gerekiyor. Bir kişinin sizi fark etmesi için sizi en az 9 kez algılaması gerekir, 9 kez algılaması için ise sizin ona en az 27 kez ulaşmanız gerekir. Ancak o zaman sizi “bir yerlerden” hatırlayacaktır. İşte gerilla pazarlamanın babası Jay Conrad Levinson?a göre gerillanın 12 kişilik özelliği ve daha fazlası… 1) Sabır: Gerillanın olmazsa olmaz özelliğidir. Çünkü bir şeyi satmak için çok büyük sabır gerekir. Bir insanın sizden bir şeyler almaya hazır hale gelmesi için kaç kez sizin mesajınızı duyması gerekir? Tam 9 kez. Evet bu iyi haber ama bir de kötü haber var! Söylediğiniz 3 şeyden ikisini algılamaz insanlar. Yani üç mesaj gönderdiğinize 2 ‘si boşa gider. İsterseniz bu insana bir e-mail gönderin, isterseniz kapısına broşür bırakın, isterseniz okuduğu dergiye bir ilan verin… *Bir insana 9 kez mes